Şimdilerde çok fazla kabul görmese de bence bir zamanların efsanesi masa saatleriydi.Bu saatlerden evin sessizliği içinde yükselen tik tak sesini şahsen ben çok severim.Böylece saati görmesem bile sesinden zamanın akıp gittiğini hatırlarım.
Masa saatleri üzerine de çok maceram vardır.Hala bile pek çok yedek parçam,zembereğim,kasam ihtiyaç halinde kullanılmak üzere bir yerlere saklanmıştır.
Bir zamanlar ben bu saatleri çöpten ya da hurdadan toplayanlardan alır, çalıştırıp ,boyar, süsler ve yeni saatmiş gibi hem de aldığım adamlara geri satardım.Yalnız bu biraz uzun bir hikaye,onu Adana dönüşü yazacağım.
Masa saatlerinde 1960 ve 70 li yıllarda piyasa hakimiyeti tamamen Çin ve SSCB'nin (Sovyetler Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) hakimiyetindeydi.Kol saatinde lider olan İsviçre'nin imali masa saatleri çok yaygın değildi.Alman,Çek ve Japon malı masa saatleri de vardı.Sovyetlerin dağılmasından sonra bu hakimiyet de tamamen Çinlilerin eline geçti.
Bundan 15-20 yıl önce tek uyandırma aleti olan bu çalar saatlere ait resimlerim de var.Hep beraber inceleyelim.
İşte 1960 lı yılları görmüş bir Serkisof.Tamamen metal malzeme kullanılarak imal edilmiş.Belki de 50 yıllık olmasına rağmen kurulunca tıkır tıkır çalışıyor.Kompla faal.
O yıllarda cep saatleri de çok yaygındır.Cep saatinin de en tutulanı "şimendiferli" tabir edilen ve arkasında buharlı lokomotif kabartması bulunan muhtelif markalı saatlerdir.Ruslar bir uyanıklık yaparak buna da treni yapıştırmışlar.Belki daha fazla talep görür kabilinden.
Bu model Serkisof'lara "çift zilli" denirdi.Bu saat çaldığında uyanmamak mümkün değildir.Ortalığı ayağa kaldırır.1979 yılına kadar olan imalatlarda aynen yukarıdaki makine gibi ful metaldir.Ancak daha sonra belki maliyeti düşürmek için bu saatlerin orta,yan ve saniye çarkları plastik olarak yapılmıştır.Ancak bu plastik çarklar sadece ihrac edilen saatlerde vardı.SSCB iç tüketimi için yapılan aynı model ve üzerinde Kiril alfabesi ile Slava yazan modeller yine metaldir.Bunda da şimendiferi aynen yukarıdaki saatte olduğu gibi görüyoruz.
Aşağıda ilk resimdeki ful metal,diğeri ise plastik çarklıdır.
Bu da yine Rus işi bir saat.1990 larda SSCB'nin dağılmasından sonra Karadeniz'deki Rus Pazarlarında satılan saatlerden.Ama güzel bir makine.
Bu iki Çinli kardeşi bu gün bile bazı saatçilerin vitrinlerinde görebilirsiniz.Çin bu sevimli saatlerin üretimini bitirmedi çünkü.Her ikisinde de maşanın aksı uzun tutularak bu uca sıkı geçme fonksiyon bağlanmış.Maşa çalıştıkça birinci saatteki tavuğumuz yem yiyor gibi yapacak,diğerindeki fok balığı da burununda top döndürecek.Bu gün için basit gelse de ilginç değil mi?
Bu saatimiz Alman malı bir Jerger.Bu da 1960 lı yıllardan kalma.Çok narin güzel bir makinesi var.Ve dakik sayılabilecek şekilde çalışıyor.
Bu da Çek Growa.1967 model.Bazen aksiliği tutsa da çalışıyor.Ful metal bir saat.
Bu saat Japon malı Rhytym marka 1975 modeli bir saat.En büyük özelliği tek zemberekten hem çalar ve hem de saati yürütmesi.Kurma kolu tektir.
Bu saat maşasının aksını kırmıştı.Maşayı aradım bulamadım.Kendim aks takmaya uğraştım,Japon malı ya yerli aksı beğenmedi,bir türlü çalışmadı.1989 yılında dinlenmeye aldım.Geçen yıl bit pazarında bir adet hurdasını tesadüfen buldum.Maşasını buna aktardım,o da şimdi çalışıyor. Yani tam 20 yıl mektep tatili.
Herkese selamlar...