Quartz krizinden sonra Nicolas hayek'in isleri ele almasi ve swatch grubu kurmasindan sonra yani 1990'li yillarin ortalarinda basladi.
Aslinda bu hikaye oldukca ilginctir.
Nicolas Hayek, lubnan asilli, cok girisimci ve mekanik saatlere gonul vermis biridir.
80 lerde quartz krizinde Isvicrede saat ureticileri batmaya, bankalar yatirim icin verdikleri paralari kaybetmeye, ureticilerin makineleri ve ellerindeki stoklar hurda olarak kilo ile satilmaya baslar.
buyuk panik vardir ve her gun bankalar tum yatirimlarini kaybetmektedirler.
Bu sirada Hayek ortaya cikar.
Japonlarin onde oldugu pilli saatlere rekabet icin tamir gerektirmeyen, bozuldugunda atilabilir olan ve orjinal dizayn tasiyan swatch saatleri projesi ile ortaya cikar.
O doneme kadar Isvicreliler de quartz mekanizmalarda cok cok ilerlemis ve cok kaliteli quartz saatler uretmektedirler ama japonlarin gundeme getirdigi vahsi rekabete dayanamamaktadirlar.
Bankalar kendilerine ipotekli olan saat ureticisi sirketleri ya hurda fiyatina satacaklardir ve binalari satarak paralarinin bir bolumunu kurtaracaklardir ya da baska cozum gereklidir.
Bu arada piyasaya bol miktarda saatcilerin binalari dustugu icin bina fiyatlari da basdondurucu bir suratle duser.
Tam bu sirada Hayek bankalarla gorusur, sirketleri kendisine vermelerini ve ustelik ek olarak ta basdondurucu miktarlarda ek krediler ister.
Devlet ile gorusmeler yapilir, Isvicre devleti de sektoru kurtarmak icin Hayek'e inanir cunku Hayek'in inanilmaz bir motivasyonu ve inandirma kabiliyeti vardir. Boylece devlet de yardimini esirgemez ve ortaya bugun bildigimiz swatch markasi cikar.
Swatch, swiss watch kelimelerinin kisaltilmisidir.
Hayek inanilmaz bir reklam kampanyasi yapar.
Saatler dunyasinda ilk defa unlulerin kollarinda ve sponsorluklarla tanitim kampanyasi yurutulur.
Swatch markasi surekli yeni orjinal ve fun modeller uretmeye baslar, o gune uygun olarak her turlu temalarda limitli uretimler yaparlar ve koleksiyonculugu tesvik ederler.
Dunyanin en zengin insanlari bile modaya uygun olarak kollarinda swatch tasimaya baslar.
Arkasindan, diger saat sirketleri de swatch ve eta holdinglerin eline gecmeye baslar.
Nicolas Hayek ikinci kartini oynar.
Mekanik saatleri lux sektorune sokar, fiyatlari muthis pahali tutarak, muthis reklam kampanyalari ve sponsorluklarla ve saat mentalitesini dunya uzerinde degistirerek 90 li yillarda mekanik saat furyasinin baslamasini saglar.
2000'li yillara gelindiginde Isvicre saat sektoru kurtarilmis ve yeniden dunya lideri olmustur, sektor inanilmaz kar marjlari ile inanilmaz paralar kazanir, ta ki gecen yil ortaya cikan krize kadar.
Fakat bu baska bir yazi konusu.