Dufour, cogumuzun bildigi ust duzey saatler yapan bir marka ve ayni zamanda bu saatlerden alabilmek icin yillar oncesinden siraya girilmesi gereken bir satici.
Zaten bundan sonraki omru icin tum siparislerini almis bir uretici.
Yilda sadece bir kac saat uretiyor.
Japonya'ya yaptigi ziyarette fanlari tarafindan havaalaninda karsilanmis hatta musterilerinden biri kendisine bir otomobil hediye etmistir.
Bu saat dunyasinda bugune kadar gorulmemis bir olaydir.
Dufour'un saatlerinin en buyuk ozelligi finisyonlaridir.
Finisyonlarini tamamen kendisi el ile yapiyor ve hicbir makinenin ulasamayacagi bir performansa ve guzellige ulasiyor.
Sadece bir çipa yayinin polisaji icin bir gun sabahtan aksama kadar ugrastigi biliniyor.
Saatin her parcasi ozenle elde finisyon goruyor.
çarklarin uç kisimlarini sonbaharda bahcesinde dokulen yapraklardan ilham alarak yaprak seklinde el ile finisaj yapiyor.
Asagida bu çark resimini goreceksiniz, dislilerin arasinin ayna gibi parlak, diger taraflarinin daha mat, ince kumlama ile yapildigi goruluyor ve yine dislerin formu da yaprak tarzi.
Artik buna sadece bir mekanik degil, sanat eseri demek gerekiyor.
Bu saatlerde mikroskop altinda iscilikler yapiliyor ve bir mikroskop altinda bile en kucuk defo gormek imkansiz.
Konu: Dufour teknigin sanatla bulusması 
Cuma 4 Mart - 3:19
