En sevdiğiniz saatiniz?

Arkadaşlar geçmişten bu güne sizde özel değeri olan en sevdiğiniz saatinizi anlatır mısınız?

Benim en sevdiğim saat beyaz kadranlı hem dijital hem de analog özellikli bir Casio idi. Sevmemin sebebi ise 96 yılında ailemin mali olarak zor günler geçirdiği bir zamanda annemin fedakarlık yaparak 24 milyon liraya aldığı saat olmasıydı. Aslında o gün için bile ucuz bir saatti fakat dediğim gibi zor günlerdi ve saatçiden çıktığım o anı hiç unutmadım. İnanılmaz hafif (kasa plastik kordon da metal görünümlü plastik olduğu için ) ve severek kullandığım bir saatti.
Saati 2-3 yıl kadar kullandıktan sonra saat eskidi ve bir swatch aldım. Bunu bir kenara attım. Geöen hafta Antalya'ya gittiğimde bir baktım benim saat hala çekmecede duruyor fakat çalışmıyordu. Gittim pilini değiştirdim yine çalışmadı. Sanırım zamanla eskiyen contası %98 nem oranlı Antalya havasına dayanamamış ve içi oksitlenmiş.

Bir de Casio kadar değerli olmasa da güneş enerjisi ile çalışan bir Swatch saatim vardı. Füme renkli ama parlak kadranının üzerinde paralel ve meridyenlerle betimlenmiş bir dünya haritası vardı. O saati de inanılmaz beğenerek almıştım 1992 ya da 93 senesinde ama kışın aldığım saat Antalya yazına dayanamadı ve o yaz son nefesini vermişti.

İlkokuldayken (kaçıncı sınıftı hatırlamıyorum) saati okumayı öğrenmiştim fakat saatim yoktu. Defalarca ailemden saat istememe rağmen almadılar nedense. Sonra doğum günümde komşumuz Casio F91 almıştı, acayip mutlu olmuştum

Şimdi ise kendi kazandığım parayla aldığım için Tissot V8

SEIKO quartz ama mekanik keyfi veriyor birde haediye var kurmalı ....

Benim de bir saatim vardi ama artik yok asla bulamadim, belki babamin evinde iyice ararsam bulurum, 1969 da kucuk bir kopegim vardi, 60 km otemizde, iran sinirindaki bir karakolda gorevli bir ustegmen kendi kucuk kopegi ile arkadaslik yapsin diye birkac gunlugune goturmustu, benim kopek ise oradan kacip eve donmek icin yola cikmis, daglik yerden gecerken koyluler tilki sanip vurmuslar, haftalarca yemek yememistim, tegmen de beni teselli etmek icin bir kare, celik, kurmali, ici beyaz isvicre saati, sanirim bir tissot'tu bana sectirerek teselli hediyesi almisti. Bu kopegimi 40 li yaslarda bile ruyalarimda gorurdum, daha sonra asla bir kopek almadim.

Halen elimde olan ise, babamin dogubeyazitta kacakcilardan aldigi kronolu, ici mavi, doner bezeli icinde seiko saat, geceleri babamdan calar, yorganin altinda fosforunu seyrederdim, bunu babamdan cami kirilmis olarak alabilmek icin altin bir omega ve yine celik bir yeni seiko vermek zorunda kaldim :siritiyom:
1987 de japonyaya tamire gitti, yenilenmis olarak dondu, asla takmaya kiyamadigim ama takabilmek icin ise aynisindan, ici degisik renklerde 4 tane daha aldigim bir saat

benim dedemin babasının altın kaplama kurmalı Slava marka saatini daha önce paylaşmıştım sizinle. bir de kendi ilk mekanik saatim olan dörtgen Seiko5'im var. bu arada bu seiko'yu bakıma vereceğim yıllardır kullanmıyorum. ama bu aralar takasım var. bakım için iyi bir usta arıyorum. manevi değeri olan bir saati ellerine teslim edebileceğim bir ustadan bahsediyorum yani. istanbulda.

Istanbulda???
Elbette ki Recep Gurgen usta :ok3:

Ah bide bursa'da recep gurgen usta olsa bitane

Bursa-Istanbul? 2 saat yolculuk :kehkeh: