Merhabalar musa18 dostum, konu cep saatleri olunca bakmadan geçemiyorum doğrusu. Öncelikle bu saati ne için alacağın ana kriterin olmalı diye düşünüyorum. Eğer özel zamanlarda da olsa bir nevi kullanım için alıyorsan, o zaman biraz masrafı ve külfeti göze almalısın derim. Kadran öyle ince işçilikli rötüş boya işiyle kurtarılacak gibi durmuyor malesef. Göze hitabı açısından aynı kadranın temiziyle değişim istiyor. Makine genel itibariyle temiz kondüsyonda ve tamir kaldırabilecek kadar mukavim durumda. Arka kapak ve toz kapağı, düzgün formda ve menteşeleri de sağlamca. Baskı vidalarının ve çark dişlerinin sağlam olması da bize buralarda bir sorun olmadığını düşündürüyor. Tepe halkası ve kasa da genel itibariyle temizce. Akreple yelkovana bakıldığında yelkovanın 34. dakikayı gösterdiği halde akrebin hala 2 nin üzerinde, yani saatin tam başında durması sakil bir durum. Oysaki 2 ile 3 ün arasında olmalıydı. Evet dostum, akrep çarkı diyorum ve bu da masraf ve parça arayışı demektir. Uygun saniye kolu için yapacağın araştırma da cabası ayrıca. Ammaaaa dersen ki yok ben bunu nostalji amaçlı dekorasyon anlayışı çerçevesinde alacağım, o zaman başka tabi. En azından Necip Cezveciyan ibareli bir köstekli saatim olacak demen için bile yeterlidir bana göre. Biliyorsun, cep saatinde Cezveciyan, " raki, shis kabab ya da usküdara gidarkan " tadındadır dışarda. Pahalı değilse düşünebilirsin o zaman. Kapaktaki kabartma gravürün aşınmışlığı ve damgalar, ona ayrı bir hususiyet katar diyebiliriz.
Hülasası dostum, bu saati alırsan nadide bir koleksiyon parçan olmuş olur. Almazsan da duyacağın pişmanlık, dışarı çıkarken anahtarını aceleyle çektiği kapının arkasında unuttuğunu farkeden adamınki gibi olmaz. Olsa olsa, Ayvalık otogarında, otobüsünün hareketine 5 dakika kala Ayvalık tostu yemediğini hatırlayan adamın buruk gülümsemesi olabilir belki. Umarım yardımcı olabilmişimdir dostum, saygılarımla...