zam konusu

solestar demiş ki:

Hökümet kendilerine yaptığı kadar bize de zam yaparsa(balık kavağa çıktığında) ben de düşünüyorum bu saati

bize de zam yaptı haberiniz yokmu ??

Maaşlara değil, ama maaştan kestiği vergiye zam yaptı ,
Özel iletişim vergisine zam yaptı,
bindiğimiz otomobilin vergisine zam yaptı
oturduğumuz evin vergisine zam yaptı,
LGP, mazot ve benzine zam yaptı,
Tüp'e zam yaptı, Doğal gaz zammı yolda. ...

bize bu kadar zam yapmış, kendilerine 1 tanecik çok mu ?

bakınız meclis restoranı fiyat listesi; bu fiyatlara maaş mı dayanır, zam hakları tabi..

Ben kendi adıma düşen kısmını haram ediyorum, zehir zıkkım olsun.

Vallahi arkadaslar ben de sizler gibi dusunuyordum,
ama,
yakin bir tanidigim milletvekili olunca...
Isvicredeki isini birakip geldi, oradaki ayligi 12 bin€ idi, bunun yaninda gonderildigi her yer icin ek odemeler, ev kirasi odenekleri vs gibi bircok avantaji vardi...
Simdi bunlari birakip geldi ve gercekten gecimle ilgili sorun yasiyor. Yillar icinde olusmus birikimleri her gun eriyor...
Yurt disinda parlamenterlerin ayliklari da cok degildir ama bircok yan odemeler vardir, kabine butcesi, sekreter butcesi, komisyon katilim odemeleri vs gibi odemeler isin icine girince kendi maaslarinin birkac kat ustune cikarlar.
Turkiyede, milletvekilinin kabine butcesi yoktur, haftada en az iki gun ankarada oturumlara katilmasi ve yine en az haftada uc gun secim bolgesinde bulunmasi (tam hatirlayamadim belki de tersi) gereklidir.
Bu durumda hem secim bolgesinde hem de Ankarada oturacak bir ev ihtiyaci vardir. Bu gidis gelisleri kendi cebinden karsilamak zorundadir, ancak resmi seyahatlerinde gorevli olarak giderse giderleri devlet karsilar, bunun yanisira, bu milletvekilimiz oyle herhangi bir yerde yani mesela bir gecekondu mahallesinde oturamaz, giysilerini gundelik hayatta tarzinda alamaz giyemez (milletvekili prestiji meselesi), misafirlerini, secmenlerini agirlamak zorundadir, kendisinden istenen, beklenen yardimlar aralarda yapmak zorundadir, vs vs.
Yani milletvekili olmak zor istir aslinda...
Ama...
Iktidar vekili iseniz, yan avantajlariniz olabilir, aralarda is kovalamak, araciliklar yapmak vs.
Muhalefette iseniz gercekten sorun yasayabilir, gecim sikintisi cekebilirsiniz. Vallahi dostlar gulmeyin ben de sizler gibi dusunuyordum ama isin icyuzunu de gordum:)

Sayın Watcher,eminim bahsettiklerinizin yanında ayrıca pekçok zorluğu vardır. Seçmenine yedirmek içirmek,ağırlamak bize özgü sıkıntılardır mesela. Ama emekli olunca böyle bir dert kalmıyor. Kaldı ki benim emekliliğime 29 sene var az buçuk çalışmışlığımız olmasına rağmen. 2(yazıyla iki) yılda emekli olup bir de arabayla para götürürlerse ben de hakkımı helal etmem.

sandeman demiş ki:

Sayın Watcher,eminim bahsettiklerinizin yanında ayrıca pekçok zorluğu vardır. Seçmenine yedirmek içirmek,ağırlamak bize özgü sıkıntılardır mesela. Ama emekli olunca böyle bir dert kalmıyor. Kaldı ki benim emekliliğime 29 sene var az buçuk çalışmışlığımız olmasına rağmen. 2(yazıyla iki) yılda emekli olup bir de arabayla para götürürlerse ben de hakkımı helal etmem.

Evet kiyak emeklilik konusuna tamamen katiliyorum...
Nasil yani, iki yil milletvekilligi yapinca hayatlari boyunca hic calismasalar bile hemen emekli mi olacaklarmis?
O zaman ben de isyan bayragi cekerim vallahi

vekil harcamalarının yüksek olduğunu biliyoruz. ayrıca seçmeni yedirip içirmek çok da bize özgü sayılmaz

daha büyük problem meclisin çoğunluğunun "iki yıl vekil olur başkan kaldır deyince kaldırır indir deyince indiririm" diyen; meclise gelmek için para harcayan ya da harcanacak parayı sonradan göreceği iş adamlarından temin eden; çocuk gibi kavga eden; diğer devlet memurlarından beter etliye sütlüye karışmayan; önerge vermeyi bırak belge okumaktan imtina eden; seçmenlerinin tanımadığı insanlardan oluşuyor olmasıdır benim gözümde.

yoksa hizmet süreleri boyunca maaş da alsınlar, ödenek de alsınlar, araba, ev de tahsis edilsin. beslediğimiz sülüğün hesabı yok, 600 adamı mı besleyemeyecek bu millet.

İşin asıl kötü tarafı nedir biliyor musunuz arkadaşlar? Aslında dışarıda bunun 4 katı fiyatlarına yememize rağmen, şu ucuz fiyatlarda satılsa bile yiyemeyecek insanlar var. Şu anda milletvekili maşı-gayri safi milli hasıla oranında dünyadaki en yüksek ülkeyiz.
Ekonomi şöyle gelişti böyle gelişti deniyor. İhracatımız şöyle arttı böyle arttı deniyor. Enflasyon 2011 de olmuş %10.5(duy da inanma).
Sonuç olarak madem bu kadar büyüme, gelişme var neden emekliye, asgari ücrete zamlar %5 seviyesinin üzerine çıkmıyor. Bir ülkedeki ekonomi %10 lara yakın büyüyorsa ve en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisi oluyorsa, neden o ülkenin emektarları bundan faydalanamıyor? Daha da önemlisi, o ülkenin emektarları faydalanamıyorsa kim faydalanıyor?

teng demiş ki:

Ben kendi adıma düşen kısmını haram ediyorum, zehir zıkkım olsun.

amin.bin kere burunlarından gelsin.

Çalıp çırpmasalar, milyon dolarları hiç etmeseler aldıkları 10, 20 bin lira umrumda olmayacak. Bu tür insanların ülkeye maliyeti milyar dolarlar seviyesine bile çıkabiliyor. Batık bankalar döneminde büyük kısmı tazmin edilebilsede milyar dolarlar seviyesinde zarara sürüklediler bu ülkeyi. Sonuçta bu banka sahipleri bu vurgunları bireysel yapmadılar, arkalarına aldıkları belli bir seçilmiş ve bürokratik kesim vardı. Yada başka bir örnek bakıyorsunuz büyükşehir belediyelerinde milyar dolar ile ifade edilebilen yolsuzluk suçlamaları ortata çıkıyor.

Ayrıca bu gün özel firmalarda alt düzey yöneticiler bile 10,000+ maaş çıkabiliyorken, milletvekili maaşı ile memur maaşını kıyaslamak komik geliyor bana.

Emeklilik meselesine ise kesinlikle katılıyorum. Milletvekili iken ne alıyorsa alsın. Ondan sonra illa ki alacaksa 2-3 bin lira türkiye ortalamalarına göre güzel sayılabilecek bir şeye razı olsunlar. Milletvekilliğinin meslek olarak değil bir görev olarak düşünülmesi gerektiğini savunuyorum.